Öğrenme; hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın, bilgilerin yığılmasıdır. Öğrenme yöntemleri bir bakıma, bilgileri gruplayarak kategorize etmek demektir. Yukarıya doğru gruplama veya aşağıya doğru gruplama yapabilirsiniz. Gruplamayı belirlerken grubun büyüklüğü, hacmi dikkate alınır ve hangi yönetimin kullanılacağına karar verilir. Herhangi bir yöntemde öğrenmeye giden yol bol bol tekrar etmektir. Bir de kolay yoldan öğrenme vardır. Hem öğrenirsin. Basittir, çok uğraştırmaz. Uyku öncesi mutlaka 2 – 3 dakika tekrar edebilirsiniz. Uyku bilgilerin bilinçaltına işlenmesine imkan tanır.
Öğrenme, çoğalarak devam eder. Bilgiyi sürekli bilgiye ekleyerek öğrenme devam etmektedir. NLP de aynı şekilde şekillenmiştir. Çoğalan öğrenme; sürekli öğrenme demektir. Bilgilerin büyümesi ve zamanla çığ etkisi oluşturmasıdır. Deneyimlerimiz ve tecrübelerimiz aslında çoğalan öğrenmenin doğal bir sonucudur. Sorular sorarak cevaplar bulmanın sayesinde pasif öğrenme sürecini başlatmış olursunuz. Daha sonra detay için daha çok soru sorarsanız, daha fazla öğrenme imkanına erişebilirsiniz demektir. Aldığınız yanıtlar sizi daha önce bildiklerinizi irdeleme, doğrulama imkanını vererek bilgilerinizin büyümesine olanak tanır.
Yeni bir şey öğrenmek veya yeni bir beceri geliştirmek için;
motivasyon (Niçin),
bilgi (ne),
alıştırma (nasıl)
uygulama (şöyle olsa nasıl olur) yöntemini kullanabilirsiniz.
Öğrenmenin en iyi yollarından biri, öğrenilecek şeyi kişinin kendi dünya modeline uydurabilmesidir. Hangi yöntemi kullanırsanız kullanın, kendi temsil sisteminize göre öğrenme kodlamaları yapmayı unutmayın. Görsel biri, işitsel eğitim ve kodlamalarla çok da başarılı olamaz. Bilinen katı öğrenme modellerini uygulamak da çoğu zaman yarar sağlamaz. Öğrenmeyi her zaman eğlenceli hale getirin. Karakteriniz, öğrenme yönteminiz ne olursa olsun bilinçaltı eğlenceli öğrenmeye kayıtsız kalamaz. Hangi yöntemi kullanırsanız kullanın, öğrenme deneyimini hep neşeli ve hoş şeylerle ilişkilendirin.
Bir diğer etkili öğrenme yöntemi, başka birine öğrendiklerinizi anlatmaktır. Eğer anlatacak kimse bulamazsanız, hiç olmazsa kendi kendinize anlatın. Diyelim ki yeni bir konu okudunuz. Kitabı kapatın ve süreyi başlatın. O gün okuduklarınızı ya da kitabın tamamını anlatın. Bu aynı zamanda kendinizi ifade etmenizi de geliştiren bir süreçtir. En az 5 dk anlatabilmeniz gerekir. Eğer başarabilirseniz, en azından aklınızda bütün parçalar kalır. Sonra ince işçilik çok rahat yapabilir ve tamamını öğrenebilirsiniz.
Tümevarım yöntemi, ayrıntıdan genele, parçadan bütüne doğru gitmektir. Yani, küçük parçaları birleştirerek bütüne doğru gitmektir. Amaç, “bütün” oluşturmaktır. Bütünü görmeye başladıkça durum netleşir. Parçalardan bütüne doğru gitmek için bütünü görmeniz yeterlidir. Çünkü parçaların bütüne ait olduğunu bilmeniz, doğru yolda olduğunuzun kanıtıdır. Parça parça öğrenmek bu yüzden, çoğu zaman daha kolaydır. Öncelikleri belirleyerek parçalamak daha kalıcı olabilir. Bir kelimeyi gördüğünüzde onu resmedebilirsiniz ve kodlayabilirsiniz. Bu bir tür, resim ve kelime arasında bağ kurmaktır ve bu bağı şifrelemektir. Çocuklar okula başladıklarında harfleri ve heceleri şifrelemeye başlarlar. Bu sayede, tümevarım yöntemi ile öğrenirler. Yeni bir dil öğrenmede etkin ve verimli bir yöntem olarak kullanılabilir.
Bu yöntem, çoğu zaman iletişimde algı için de kullanılıyor. Bir yandan büyük resim gösterilir, diğer yandan en küçük parçaya algıyı çekersiniz. Genelde satış ve pazarlamada büyük parçalar yerine, en küçük parçalar üzerinden iletişim kurulur. “Günde 1 TL’ye” gibi sloganlar kullanılır. Aylık taksitiniz şu kadar denir. Amaç algıyı değiştirmek ve yönetmektir. Siz aylarca öder ve en son borcunuzu bitirirsiniz.
Tümdengelim yöntemi, genelden özele, bütünden parçaya doğru gitmektir. Bir şeyi parçalarına ayırarak bütünden parçalara doğru gitmek demektir. Amaç parçalamaktır. Eğer bilgi yeterince büyükse, bu yöntem çok işinize yarayabilir. Tümdengelim yönetiminde, genelden detaylara doğru inmek gerekir. Ayrıntılara odaklanılır. Genelden ayrıntılara doğru inilir. Yani, kavanoza önce büyük taşlar, sonra da küçük taşlar konulur.
Bu yöntem, benim en çok kullandığım yöntemdir. Hem öğrenci koçluğu çalışmalarımda hem de diğer çalışmalarda bu yöntemi öneririm. Analiz yapan kişiler de bu yöntemi tercih ederler. İş hayatında yöneticiler arasında sık kullanılan bir metafor vardır “Bir fili nasıl yersiniz?” Cevap olarak da “Her seferinde bir parçasını” diye söylerler.
Yatay Öğrenme; bilgiyi çağrıştıracak başka bilgi ile değiştirmektir veya bilgiyi başka kaynaklardan teyit etmektir. Mesela okula her sabah otobüs ile gittiğinizi düşünelim. Eğer bir sabah dolmuş veya taksi ile giderseniz, bu aslında yatay açılımdır. “Ben her zaman aynı şeyi yaparım.” diyen biri aslında, sürekli kendisini tekrarlıyordur.
Alıştırma:
Başarılı insanların gruplama ve öğrenme yöntemlerini inceleyin. Modelleme yaparak kendi eksiklerinizi tamamlayabilir ve daha iyi öğrenmek için öğrenmeyi öğrenebilirsiniz.